Zulme karşı direniş çerağlarını yakıyoruz

Demokratik Alevi Kadın Hareketi üyeleri, Cizre ve Silopi’de yaşanan katliamları ve sokağa çıkma yasaklarını protesto etmek amacıyla Yüksel Caddesinde bir araya geldi. “Susarak zulme ortak olmayacağız. Çerağlarımızı direnişe yakıyoruz” pankartını açarak mum yaktı.
‘AKP yeni kerbelalar yaşatmak istiyor’
Açıklamayı yapan Ankara Demokratik Alevi Derneği (DAD) Eşbaşkanı Songül Çelik, Alevi kadınlar olarak acıları çok iyi bildiklerini, Dersim, Koçgiri ve Maraş’ın yasını hala tutarken, yeni katliamların yaşanmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Çelik, “Yezid zihniyeti Saray diktası ve AKP devletinde kendisini güncellemiştir. Kürdistan’da yeni Kerbelalar yaşatmak istiyor” dedi.
‘Öz yönetim Alevi yaşam felsefesine denk düşüyor’
Zulmün olduğu yerde Fatma, Zeynep ve Zarife ananın Hüseyin’in duruşu ile direnmek ve yaşamı güçlendirmek vicdani onursal bir mesele olduğunu belirten Çelik, “Alevi kadınlar olarak Kürt halkının meşru demokratik öz yönetim talebini destekliyor. Ve bu talebin Alevi yaşam felsefesine denk düştüğünü belirtiyoruz” diye konuştu. Çelik, zulme karşı Alevi toplumun Kürdistan halkının yanında olması çağrısında bulundu.
‘Cizre Kerbela olmayacak’
İstanbul’da ise Demokratik Alevi Kadın Hareketi, Galatasaray Lisesi önünde basın açıklaması yaptı. Demokratik Alevi Derneği üyelerinin de destek verdiği açıklamada, “Susarak zulme ortak olmayacağız” pankartı açıldı. “Cizre Kerbela olmayacak”, “Kürdistan direnişi Pir Sultanca direniştir” yazılı dövizler taşıyan Alevi kadınlar, açıklama öncesinde Kürdistan direnişi için çerağ yaktı. Ardından yapılan basın açıklamasını Demokratik Alevi Kadın Hareketi Eş Başkanı Satiye Çakmak okudu. Yıldönümü yaklaşan Maraş Katliamını hatırlatan Çakmak, 150 Alevi yurttaşın katledildiği Maraş Katliamını gerçekleştirenlerin bugün de Kürdistan’da katliamlara devam ettiğini söyledi. “Maraş’la yüzleşilseydi bugün bu katliamlar olmayacaktı” diyen Çakmak, Kürdistan’da Alevi ve Sünni halkların inanç yerleri olan cami ve cemevlerine yönelik saldırıları hatırlatarak, “AKP devleti bu süreç içinde sadece canlarımızı katletmekle kalmadı, dünyada eşi benzeri görülmeyen bir şekilde toplumun ibadet evlerine, kültürel değerlerine, kutsallarına saldırmıştır” dedi.
‘Zulüm karşısında susan dilsiz şeytandır’
Alevi kadınlar olarak Kürt halkının meşru demokratik özyönetim talebini desteklediklerini açıklayan Çakmak, “Zulüm karşısında susan dilsiz şeytandır. Zulme sessiz kalmak suça ortak olmaktır. Bizler susarak suça ortak olmayacağız. Çerağlarımızı teslimiyete değil, direnişe yakıyoruz. Kürdistan’da gelişen özgürlük sürecini katliamlarla bastıran saray diktasına karşı, Hüseyin’in aşkı Ana Fatma’nın direnci ile Alevi toplumunu ses vermeye, zulme ortak olmamaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.
DİHA