
Uğur Kurt cemevi avlusunda polis S.K’nın tabancasından çıkan kurşunla katledildi. Olay ilk önce “Havaya atılan ateş so Devamı..

“Zorbalık karşısında sessiz kalan herkesin içindeki insan ölür!” diyor Akinwande Oluwole Soyinka isimli Nijeryalı yaza Devamı..

27 Mayıs 1995 tarihinden bu tarafa bir grup insan, gözaltında devletin askeri–polisi tarafından yani bizzat devlet iradesiyl Devamı..

Sivas Katliamı'nın 21. yıldönümünde, Cumhuriyet Meydanı’nda bir anma töreni düzenlendi.Esenyurt’taki Alevi kurumlarının katılım gösterdiği anmada 33 aydının isimleri okundu, gözyaşları sel oldu.
Esenyurt Dersimliler Derneği tarafından düzenlenen anma töreni öncesi basın mensuplarına açıklamada bulunan Esenyurt Dersimliler Derneği Başkanı Hüseyin Kalanç, "Biz buraya hem 33 canımızı anmaya hem de Deniz Gezmişleri anmaya, halkların kardeşliği için haykırmaya geldik" diye konuştu.
EMEP, Erenler Eğitim ve Kültür Vakfı, Esenyurt Özgürlükler Derneği ve Güney Kültür Merkezi’nin de kurumsal olarak katıldığı anmada şair Devrim Acar’ın şiirleri ve ozan Ayhan Yardımcı’nın türküleri de Sivas’ta şehit düşen 33 aydın içindi…
“ATEŞTE DE SEMAH DÖNERİZ”
Madımak’ta yaşamını yitirenler nezdinde tüm devrim şehitlerinin anısına saygı duruşuyla başlayan anmada ilk olarak, “Ateşte de Semah Döneriz” sloganı atıldı. Esenyurt Birlik Platformu adına Erenler Eğitim ve Kültür Vakfı Yöneticisi Ezgi Kılıç’ın okuduğu basın açıklamasıyla devam eden eylemde, “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”, “Aleviyiz, haklıyız, kazanacağız” sloganları da ses buldu. Madımak’tan bu yana yaşanan yangınların hiç sönmediğini belirten Kılıç, alev alev yanan insan bedenlerinin ülkenin kaba gerçeğini bir kez daha yüzlere vurduğunu, yoksulların, emekçilerin, işçilerin, Alevilerin bu ülkede kaderlerinin yanmak olduğunu söyledi.
“ESENYURT’TA İŞÇİ ÇADIRINDA, SİVAS’TA MADIMAK’TA YANANLAR KARDEŞTİR”
AKP’nin Aleviye, yoksula, kadına, gence düşman olduğunu ifade eden Erenler Vakfı Yöneticisi Ezgi Kılıç, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Madımak'ta 33 canımızın diri diri yakılmasının üzerinden tam 21 yıl geçti. 21 yıl önce katleden zihniyet, hala katletmeye devam ediyor. Katliamdan bu yana geçen 21 yılda, katliamın kararını verenler, uygulayanlar hala cezalandırılmadı. Katiller "Alevi Açılımı" şovları yapan AKP iktidarı tarafından korunmaya devam ediyor. Bunun son örneği olarak da zaman aşımı taktiği devreye sokularak katiller korunmaya çalışılıyor.
Madımak'ta; gerici, faşist güruh, 33 canımızı diri diri yakarken, dışarıda katillere seslenerek "Gazanız mübarek olsun" diyen Refah Partili Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu, daha sonra meclise milletvekili olarak girdi. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller, alay edercesine "Çok şükür otel dışındaki halkımız bu yangından zarar görmemiştir" diyebilmiştir. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "Olayda ağır tahrik var. Çatışma yok, otel yangınında can kaybı var" diyebilmiştir. Görüldüğü gibi, iktidarı - muhalefeti ile tüm düzen partileri katliamı savunmuşlardır. Aynı düzen partileri, katliamcıları yargılamak ve cezalandırmak bir yana, onları aklamak için ellerinden geleni yapmışlardır. Bir utanç müzesi olması gereken Madımak Oteli’ni, halkımızın tüm taleplerine karşın bilim ve kültür merkezi olarak düzenlemiş, 21 yıldır süren büyük acıyı daha da büyütmüşlerdir. Canlarımızı yakmaya çalışırken ölen 2 katilin isimlerini bu kültür merkezinde şehitlerle yan yana koyan zihniyetin 21 yıl önce Madımak’ı ateşe veren zihniyetten bir farkı yoktur”
“ZALİMİN ZULMÜNE BOYUN EĞMEDİĞİMİZ İÇİN KATLEDİLİYORUZ”
Alevilerin adalet talebinin AKP hükümeti döneminde de karşılığını bulmadığını belirten Ezgi Kılıç, basın açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı; “AKP de bu anlayışın devamcısıdır. Değişen hiçbir şey yoktur. Akan kanımız hala Madımak’ta orta yerde duruyor. Adalet talebimiz hala yerine getirilmemiştir. Katleden devlettir. Katliam, sadece Cuma namazından çıkan güruhun bir tepkisi değildir. Önceden planlanmış ve uygulanmıştır. Bunun için hiçbir düzen partisi Sivas’ın hesabını soramaz. Hedef sadece Aleviler değil, bu ülkenin devrimcileri, demokratları, kendi geleceği için mücadele veren, hak ve özgürlüklerini isteyen tüm halklarıdır. Devlet, yüzyıllardır uygulayageldiği böl - parçala - yönet politikaları ile bir kez daha halklarımızı birbirine düşmanlaştırmak ve Alevi halkımıza gözdağı vermek istemiştir. Kerbela'dan günümüze yüzyıllardır yok edilmek istenen, Hz. Hüseyin'in, Nesimi'nin, Pir Sultan'ın, devrimcilerin düşünceleri, direniş kültürüdür. Zalimin zulmüne boyun eğmediğimiz için katlediyorlar. Direniş kültürünü yarınlara taşımamızdan korktukları için katlediyorlar. Korkularını büyütmeye devam edeceğiz. Hz. Hüseyin'in, Pir Sultan'ın torunları da zulme karşı direnişini sürdürecektir.
www.gercekgundem.com