English French German Italian Japanese Chinese Russian Spanish
Üye Girişi
Kullanıcı Adı :
Şifre :
Son Makaleler
Ali KENANOĞLU
Başörtülü bacımızı cami avlusunda katletseler!

Uğur Kurt cemevi avlusunda polis S.K’nın tabancasından çıkan kurşunla katledildi. Olay ilk önce “Havaya atılan ateş so Devamı..

Turan ESER
Küreselleşen Kerbela

“Zorbalık karşısında sessiz kalan herkesin içindeki insan ölür!” diyor Akinwande Oluwole Soyinka isimli Nijeryalı yaza Devamı..

Ali KENANOĞLU
500 haftadır aynı yerde

27 Mayıs 1995 tarihinden bu tarafa bir grup insan, gözaltında devletin askeri–polisi tarafından yani bizzat devlet iradesiyl Devamı..

Facebook
Haber Bülteni
Ad Soyad :
E-Mail :
Cami ve Cemevi değil, asimilasyon merkezi
Yayınlanma Tarihi: Salı, 10 Eylül 2013
Cami ve Cemevi değil, asimilasyon merkezi
Yazar: Turan ESER

Aleviler dış ve iç asimilasyonla karşı karşıya. Gülen cemaati, iktidar ve Cem Vakfı, cami ve Cemevi gibi iki kutsalı istismar ediyor. Asimilasyon Merkezi temeli atmak için Ankara’da buluşanlar, bu merkezleri Alevilerin yerleşim birimlerinde yaygınlaştırmayı planlıyor.

Alevi toplumu AKP’den ve cemaatten gelen tuzağın farkındadır. Bu nedenle asimilasyon projesi hakkında farkındalık yaratmak için Tuzluçayır’da devrimci ve sosyalist dostlarıyla güneşin sofrasına oturdular. Güneşin sofrasını Çevik Kuvvetin Toma’ları, Biber gazı ve tazyikli su ile dağıtmaya çalışırken, 200 metre ötedeki Asimilasyon Merkezi’nin sofrasında oturan asimilasyoncu aktörlerin güvenliği için tonlarca biber gazı ve tazyikli su harcadılar. Madımak oteli yanarken su sıkmakta cimri olanlar, asimilasyon için cömert oldular.

PEKİ, HAKİKAT NE?

Asimilasyon Merkezinin mimarı Fethullah Gülen’dir. Amaç eşit yurttaşlık ve eşit haklar temelinde buluşma değildir. Siyasal İslamcı cemaatler Alevileri Sünnilerle eşit görmüyor. İzzetin hoca efendi, cemevini sahipsiz ve yetimmiş gibi cami avlusuna bırakarak bu algıyı besliyor. Çünkü bu kesim Alevilerin kendisini tanımlama, ibadetini ve ibadet yerini belirlemesini istemiyor. Alevileri kendi kalıplarına uygun olmadığı için ayrımcılık yapıyorlar. Bunun için de “Açılım” yapılıyor ve Asimilasyon Merkezleri kuruluyor.

Neden?

Çünkü Türkiye ve Avrupa Alevi hareketinin kazanımları karşısında, iktidar dış ve iç politikada sıkışmış durumdadır. Laiklik zemininde çözüm yerine, Alevileri resmi din olan Sünni-Hanefilik içinde eritmek ve homojenleştirmek istiyorlar.

Aleviler, cami ile cemevinin aynı bahçede olmasına itiraz etmiyor. Hatta aynı bahçede “neden sinagog, havra, kilise, cemevi, cami ve ateistleri de ayrılmış bir kütüphaneli Kafe olmasın” diyorlar.  Alevilerin itirazları, Gülen cemaatine ve Cem Vakfı’nın cemaatle olan derin, gizli ve açık asimilasyon planlarına yöneliktir.

Çünkü bu proje, 90’lı yılların devlet güvenlik konseptlerine dayanır. Gazi katliamı sonrası, “Alevileri soldan koparmak ve Sünni dairenin içine çekmek” için “cami-cemevi projesi” benimsenmiştir. Doğan ve Gülen’in ortak değerlendirmesine göre, Aleviler “kullanılmaya müsait” olduğu için “el atılması” gerekiyordu.

Gülen, 1995’te Milliyet’e verdiği demeçte “elbette Müslümanlar da Müslümanlığa dönecekti.  Sol ve komünistler tarafından istismar edilen Aleviliğin de özünü araması tabiidir” tezini İzzetin Doğan ile paylaşır ve Alevileri “devlet için tehlikeli olmaktan çıkarmanın” yolunun Asimilasyon Merkezlerinin açılmasında görürler.

Gülen’e göre Aleviler “yontulması” gereken,  “dinsiz, köksüz”  kesimlerdi ve “terbiye” edilmeliydi. Gülen açıkça; “onların da (Alevilerin) bazı yanlarının yontulması, şekillendirilmesi lazım. Alevilik üzerinde hususi araştırma yapan tanıdığımız insanlar var“ diyerek, aklındaki planı uygulamaya koyar.

Bu “hususi araştırmanın” sonucu Gülen, Süleyman Demirel, Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz ile görüşür. İzzettin Doğan bu görüşmelerde değişik biçimlerde yer alır.

20 yıldır süren çalışmalarda yeni bir aşamaya gelinir ve Asimilasyon Merkezlerinin açılışı başlar ve hedefi bellidir;

·         Gülen “Alevi vatandaşların ne Cumhuriyet'ten evvel, ne Cumhuriyet'ten sonra katiyen gadre (ayrımcılığa) uğratılmadıkları, kendilerine anlatılmalı.”

·         Cem Vakfı“Gezi Parkı olayları sonrasındaki bazı kötü niyetli grupların Alevi-Sünni çatışması çıkarmak istedi. Bu proje ilk olarak bu girişimi önleyecek”

·         “Aynı pınardan besleniyoruz” Aleviler Sünnileştirilmeli,

·         Alevilerin soldan koparılmalı ve toplumsal muhalefet etkisi zayıflatmalı.  

·         Alevilerin birliği parçalanmalı

“Asimilasyona dur” diyen Alevilere, “neden direniyorsunuz, neden sosyalistlerle ve devrimcilerle aynı sofradasınız” diye sormak abestir. Çünkü Aleviler ve devrimciler cemaatin ve iktidarın menfaat ve asimilasyon sofrasına değil, direnişin ve güneşin sofrasındaki dostlarının arasına oturur.

Etiketler: turan eser,yazar,Cami ve Cemevi değil, asimilasyon merkezi