English French German Italian Japanese Chinese Russian Spanish
Üye Girişi
Kullanıcı Adı :
Şifre :
Son Makaleler
Ali KENANOĞLU
Başörtülü bacımızı cami avlusunda katletseler!

Uğur Kurt cemevi avlusunda polis S.K’nın tabancasından çıkan kurşunla katledildi. Olay ilk önce “Havaya atılan ateş so Devamı..

Turan ESER
Küreselleşen Kerbela

“Zorbalık karşısında sessiz kalan herkesin içindeki insan ölür!” diyor Akinwande Oluwole Soyinka isimli Nijeryalı yaza Devamı..

Ali KENANOĞLU
500 haftadır aynı yerde

27 Mayıs 1995 tarihinden bu tarafa bir grup insan, gözaltında devletin askeri–polisi tarafından yani bizzat devlet iradesiyl Devamı..

Facebook
Haber Bülteni
Ad Soyad :
E-Mail :
Ortak bir bildirge mümkün mü?
Yayınlanma Tarihi: Pazartesi, 22 Temmuz 2013
Ortak bir bildirge mümkün mü?

AKP’yi “en büyük meydan olan sandık meydanında” yenebilmek için farklı eğilimlerin yan yana gelmesini ve “sandık ittifakını” sağlayacak ciddi bir politik bildirgeye de ihtiyaç var. Ve işin doğrusu bu bildirge ortaya çıkarma işi tarafların tümünde fazlasıyla var. CHP dahil, Türkiye solunun, emek hareketinin, Kürt hareketinin, Alevi hareketinin en iyi yaptığı işlerden biri bu. Yazmayı, çizmeyi, ortak hedefleri belirlemeyi çok iyi yapıyoruz. Bu konuda zaman zaman yapılan “ortak imza kampanyası metinlerine” dönüp bakmakta büyük yarar var. Birçok zaman değişen yalnızca imzacılar oluyor. Nitekim yakından baktığımızda bu “imza metinlerinin” birbirine ne kadar yakın olduğunu hemen görürüz… Sorun metinlerde değil, metinleri hayata geçirecek bir örgütlülüğü ve ona uygun bir siyasi kültürü yaratmakta…

* * *

Örneğin CHP, Türkiye solunun, Kürt Hareketi’nin hatta kendi içindeki birçok kişinin de şiddetle, zaman zaman da öfkeyle eleştirdikleri bir parti. Devletin bütün kurumsal yapısı AKP tarafından ele geçirilmiş olsa da, AKP devletin bütün kurumlarını doğrudan kontrol eder hale gelmiş olsa da ve bu haliyle CHP’nin geçmişteki rolünü üstlenerek Türkiye’nin en statükocu partisi artık AKP olmuş olsa da, statükonun “s”si bile konuşulmaya başlansa AKP değil, hemen CHP dövülmeye başlanır!

CHP de kendi evrimini ve en azından söylem düzeyinde katettiği aşamayı hem hissedemediği hem de görmek istemediği için deyim yerindeyse “dayağı” da hak eder. Oysa elindeki metinler eleştirilerin tersini söyler. Hiçbir abartmaya yer vermeden belirtmek gerekir ki, CHP’nin 2011’den bu yana TBMM’ye verdiği yasa tekliflerini, kanun değişikliklerini ve kurultay kararlarını yan yana koysak, eleştirenler bile şaşıp kalabilir…

* * *

Geçtiğimiz yıl yapılan CHP Genel Kurulu Sonuç Bildirisi tam anlamıyla bir demokrasi ve özgürleşme manifestosuydu. 20 maddelik sonuç bildirgesi “Türkiye’de özgürlükçü ve çoğulcu demokrasi kurulmalıdır” diye başlıyor, yargı bağımsızlığından laikliğe, eğitimin özgürleştirilmesinden “Türkiye bölgesinde barış kurucu, güven veren, lider ülke olmalıdır” diye bitiyordu. AKP karşıtı olan siyasi çevrelerin neredeyse tümünü bir araya getiren bu bildirgeye yazık oldu. Aradan bir yıl geçmeden “bu güzelim bildiri” neredeyse unutuldu gitti derken, geçtiğimiz haftalarda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu sonuç bildirgesinin kısaltılmış halini 'Özgürlük ve Demokrasi Bildirgesi” olarak açıkladı. "Bu topraklarda huzur, demokrasi ve barış isteyen herkese çağrımızdır... Özgür ve demokratik bir Türkiye için” diye başlayan o bildirgede bakın neler var:

1) Yüzde 10 seçim barajı kaldırılsın. 2) Demokrasi ve insan haklarına saygı gösterilsin. 3) Milletin vekillerini millet seçsin. 4) Düşünce ve ifade özgürlüğü güvence altına alınsın. 5) Toplantı, gösteri ve örgütlenme özgürlüğünü geliştirelim. 6) Din ve vicdan özgürlüğü korunsun. Her inanca eşit imkan tanınsın. 7) Basın özgürlüğü sağlansın. 8) Tutuklu öğrenci ayıbına son verilsin. 9) Özel yetkili mahkemeler kaldırılsın. 10) Yeniden yargılama yolu açılsın. 11) Halkın vekillerine özgürlük verilsin. 12) Gizli tanık hukukuna ve yasadışı dinlemelere son verilsin. 13) Faili meçhul cinayetler çözümlensin. 14) Nevruz resmi bayram olsun. 15) Uludere Katliamı aydınlatılsın. 16) Diyarbakır ’a cezaevi değil, müze yapılsın. 17) Mayınlı araziler temizlenip köylülere verilsin.”


Bildiri “Gelin hep birlikte özgür ve demokratik bir ülke kuralım. Biz hazırız” diye bitiyor, ne dersiniz? Bu bildirge üzerinden “sandık ittifakı” olmaz mı? Bu ortak taleplere ve yönelime karşı çıkanların sayısı ile destekleyeceklerin sayısını kıyaslamak mümkün olabilir mi?

Etiketler: akp,sandık,ittifak,chp,sol,kürt,ortak imza,