
Uğur Kurt cemevi avlusunda polis S.K’nın tabancasından çıkan kurşunla katledildi. Olay ilk önce “Havaya atılan ateş so Devamı..

“Zorbalık karşısında sessiz kalan herkesin içindeki insan ölür!” diyor Akinwande Oluwole Soyinka isimli Nijeryalı yaza Devamı..

27 Mayıs 1995 tarihinden bu tarafa bir grup insan, gözaltında devletin askeri–polisi tarafından yani bizzat devlet iradesiyl Devamı..

Torba yasalar, hukuksuzluklara kılıf uydurma yöntemine dönüştü. Yeni Torba Yasa’da birçok hukuksuzluğa, kılıf bulma işlevi görüyor. Bunlardan birisi de yıllardır camilerin ticari faaliyetlerin de süregelen hukuk dışı kazanç ve hukuksuzluğa kılıf bulmak olmuştur. Torba Yasa ile din istismarı üzerinden, camilerin ticarete alet edilmesi tartışılmadan, yıllardır cami derneklerinin, hazine arazileri üzerinden hukuk dışı yollarla kazanç elde etmeleri tartışılmadan, Torba Yasa ile, hazine arazileri üzerinden, haksız kazanç sağlanmasına yasal kılıf bulundu.
Yasaya göre, “Dernek ve vakıfların kendi kaynaklarından ya da bağış ve yardımlarla yaptırılan cami ve mescitler ile Kuran kurslarının bir kısmında, eklentisinde ya da bütünleyici parçasında ticari faaliyette bulunulabilecek. Buralar işletilebilecek, işlettirilecek veya kiraya verilebilecek. Gelirlerin yüzde 10’u Diyanet İşleri Başkanlığı’na aktarılacak.”
Türkiye’de 16 bine yakın Cami yaptırma derneği var. Camilerin altına, yanına ya da avlusuna ticari amaçlı dükkânlar, marketler, restaurantlar yaparak, kiraya vererek haksız kazanç elde ediyorlar. Camilerin altında kurulan ticarethanelerin gelirlerinin kamu bütçesine aktarılması zorunlu olmasına rağmen, 16 bin cami yaptırma derneğinin hukuk dışı haksız kazanç elde etmesine göz yumuldu. Siyasetin dinsel olanı istismarı ve Sünni-Hanefiliğin imtiyazlı ve korumalı mezhep olarak görülmesinde dolayı, cami üzerinden sürdürülen ticari faaliyetlerin ve gelirlerin denetimi hiçbir dönem gerçekleşmedi.
Cami ve mescitlerin hukuk dışı ticari faaliyetleri Sayıştay raporlarında yer almıştır. Hazineye ait araziler üzerinde bulunan camilerin ticari faaliyetleri yasaktır ve her hangi bir gelir olursa dab u gelirin Maliye üzerinde genel bütçeye aktarılması gerekirdi. Oysa bugüne kadar 90 bin caminin ticari geliri ve faaliyeti kayıt dışı ekonomik alanda kalmıştır. Diyanet’e ya da hangi cemaatlerin dini vakıflarına aktarıldığı kamuoyundan gizlenmiştir. Fakat Sayıştay’ın bunları kamuoyu ile paylaşması gerekir.
TORBA YASA ANAYASAYA AYKIRI
Torba Yasa ile Sünni-Hanefi inanç ve camilere sağlanıyor. Hazineye ait gelirin, dinbaz bir kılıfla diyanete aktarılmasına da imkân sağlamıştır. Diyanete ve Sünni cemaatlere devlet eliyle finansman sağlaması, laiklik ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Diyanet sadece dinsel faaliyetle sınırlı olmayan, bir tür vergi dairesi ve banka gibi çalışarak faizcilik yapmaktadır.
Torba yasa Anayasa’ya, laiklik ilkesine ve Dernekler Kanunu’nun 1. maddesine göre “dernekler, kar elde etmek amacıyla bir araya gelemezler.” hükmüne aykırıdır.
Ayrıca, Medeni Kanun’a göre hazine topraklarındaki her türlü mülkiyet hakkının devlete aittir. Dolaysıyla “menfaati umuma ait olan mallar, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır”.
Çünkü cami yapmak için devletten bedavaya alınan arsalara, kanunlara, yasalara aykırı ve amaç dışı mekânlar yaparak ticari faaliyete giriştiler.“Cami yaptırmak” için “ibadete uygun” kamu arsalarına, haksız kazanç elde etmek için “ticarete uygun“ marketler, dükkânlar ve ticari bürolar yaptırılıyor.
AMAÇ İBADET DEĞİL, TİCARET VE PARA
Belediyeler tarafından cami yapımı için verilen bedelsiz arsalar “sosyal amaçlı yapı” kapsamındadır. Kanunlara göre “sosyal amaçlı yapı” olan cami arsaları, Ticari faaliyet ve getirim amaçlı kullanılamaz.
Fakat “sosyal tesis alanı” olarak görülen cami alanları, ticarethaneye dönüştürülerek, ibadethane işlevsizleşiyor. Dernekler, kamu malı üzerinde ticaret yapar hale getiriliyor.
90 bine yakın caminin ve 16 bin cami yaptırma derneğinin hukuk dışı girişimlerle ticarete alet ve istismar edilmesine, AKP iktidarının ve devletin göz yumması, hatta teşvik etmesi ise, hukuk dışılığın bizzat kimler olduğunu ortaya koyması açısından ibret vericidir. AKP hükümeti, gelirlerin cami derneklerinde kalmasına ve yüzde 10’luk bölümün ise Diyanete aktarılmasına ayrımcılık içeren kılıf uydurmuştur.