English French German Italian Japanese Chinese Russian Spanish
Üye Girişi
Kullanıcı Adı :
Şifre :
Son Makaleler
Ali KENANOĞLU
Başörtülü bacımızı cami avlusunda katletseler!

Uğur Kurt cemevi avlusunda polis S.K’nın tabancasından çıkan kurşunla katledildi. Olay ilk önce “Havaya atılan ateş so Devamı..

Turan ESER
Küreselleşen Kerbela

“Zorbalık karşısında sessiz kalan herkesin içindeki insan ölür!” diyor Akinwande Oluwole Soyinka isimli Nijeryalı yaza Devamı..

Ali KENANOĞLU
500 haftadır aynı yerde

27 Mayıs 1995 tarihinden bu tarafa bir grup insan, gözaltında devletin askeri–polisi tarafından yani bizzat devlet iradesiyl Devamı..

Facebook
Haber Bülteni
Ad Soyad :
E-Mail :
Başarı örneği de var ama…
Yayınlanma Tarihi: Cumartesi, 05 Nisan 2014
Başarı örneği de var ama…

Çalışınca, sosyal ve siyasi projen olunca, güven verince, inandırıcı olursan, konjonktür ne olursa olsun kazanıyorsun! Üstelik hakkında çıkan onlarca yalana, iftiraya rağmen… İnancın, doğum yerin, siyasi görüşün üzerinden seni vurmak için kapı altlarından atılan binlerce imzasız broşüre ve telefonlara düşen binlerce sahte SMS’e rağmen… Üstelik, AKP seçmen başına 10 lira (4,5 dolar) ayırmışken, senin 1 lira bile ayıramadığın son derece mütevazı bir bütçeye rağmen… Maltepe’de CHP Belediye Başkan Adayı Ali Kılıç bunu başardı. Dini ve etnik kökenli ‘şöyle olmaz, böyle olmaz’ şeklinde iyi niyetliymiş gibi gözükse de ‘kötü niyetli’ olduğu kesin olan onlarca ‘siyasi tespit’ ortalarda uçuşurken, ‘bıçak sırtı’ olan Maltepe’de Ali Kılıç seçimi 11 puan farkla aldı. Maltepe’de anketler şubat ayında Ali Kılıç’ı yüzde 10 geride gösteriyor, MHP adayı da ‘ithal aday’ şeklinde Kılıç’a yükleniyordu. Ancak adayın söylemlerindeki inandırıcılığı, kadrolarla, örgütü yan yana getirerek motive etmesi başarıyı beraberinde getirdi, önce sokakta, sonra sandıkta karşılığını buldu… Bu başarı yarın fuar gibi, kent meydanı gibi, yoksullara kart gibi projelere bütünleştiğinde sol ve sosyal demokrat belediyecilikte uzun süredir özlenen ‘başarı öykülerini’ de çok rahat beraberinde getirebilir…

Ortada İstanbul Maltepe gibi böylesine önemli başarılı bir örneği varken, keyifli olmasa da başarısızlığı tam da bu nedenle tartışmak gerekiyor.

Evet, AKP İstanbul ve Ankara’yı ‘zor’ kullanarak aldı, hileler yapıldı. Yapılan itirazlar ve yayınlanan belgeler bunu açıkça gösteriyor.

Evet, AKP yerel ve merkezi iktidarın bütün olanaklarını kullandı.

Evet, AKP 2011 seçimlerine göre 2 milyon oy kaybetmiş. CHP yaklaşık 2 milyon, MHP ise 2 milyonun üzerinden yeni oy kazanmış. BDP ise Demirtaş’ın ifadesiyle AKP ile yarıştığı her yerde AKP’yi geriletti.

Evet, AKP, kutuplaşma ve gerilim üzerinden bir ‘savaş ve kimlik siyaseti’ yaptı. Bu siyaset sonuçlara da yansıdı…

Evet, bu seçimlerde bir kez daha din ve kulluk duygusu çok etkili oldu.

Bu geçeklere rağmen Kılıçdaroğlu’nun ‘çıkan sonucu bir başarısızlık olarak görmemek gerekir’ yaklaşımı ise Bahçeli’nin ‘önemli sayılabilecek bir başarıya imza attık’ yaklaşımlarını haklı bulmak mümkün değildir!

Çünkü her şey, CHP başta olmak üzere her şey muhalefetin lehineydi. Yolsuzluk ve hırsızlık ayyuka çıkmış durumdaydı. Hukuk adı dışında kendisi yoktu. Devlete ve topluma, adaletsizlik ve vicdansızlık hakim bir eğilim oldu.

Erdoğan bütün gelişmeleri, Gezi’deki haksızlığı, yolsuzluğu ve rüşveti ideolojik bir kılıf üzerinden değerlendirdi. Mağdurluk bu işin sosu oldu. Muhafazakar kitle ile arasındaki güçlü bağı da lehine çok iyi kullandı. Dilini ve tavrını sertleştirdi. Kendisini desteklemeyen herkese savaş ilan etti. Bütün inisiyatifi eline aldı.

Bunun karşısında özellikle CHP güven verici, rekabet edici bir performans sergileyemedi. AKP’nin gündemini tartışmak dışında bir şey yapamadı. Rakibinizle rekabet edebilecek bir gücü ve enerjiyi taraftarınıza veremeyince, ‘evet bunlar bu işi başarır’ algısı yaratamayınca başarılı olamazsınız.

CHP kendisi olmadı. Kendisi için bir siyasi duruş üretemedi. Büyük kentlerde ‘kendi içinden’ aday çıkartamaması bunu gösteriyor. Sonuçlar kendin olmadığın sürece, cemaate ve sağa yaslanarak başarının gelemeyeceğini gösterdi…

Üstelik parti tabanı değişim için çok hareketliydi. Müthiş bir istek vardı. Sandığa sahip çıkan ciddi bir potansiyel vardı. Özellikle adayla, parti örgütünün uyumlu olduğu her yerde CHP üyeleri müthiş motive oldu.

Ne dersek diyelim, seçimin iki galibi vardır. Biri AKP, diğeri de BDP. CHP, MHP, TKP, İşçi Partisi, sol kaybetmiştir. Tamam varsayalım ki; CHP kötü ama CHP’nin solu da başarısız kalmıştır. Ankara örneğinde olduğu gibi, ‘Sol Güçbirliği’ gibi girişimlerin aldığı kayda değer bir oy yoktur! BDP kazanırken, HDP kaybetmiştir. Seçim sonuçları Kürt hareketinin gölgesinde HDP gibi bir hareketin yeşeremeyeceğini göstermiştir.

Bu seçimlerde ilk kez oy kullanan seçmenlerin yalnızca yüzde 33'ünün AKP’yi seçtiği bilindiğine göre moral bozmaya, psikolojik yenilgiye dur demek mümkün. Büyük kentlerin ana merkezleri halen AKP karşısında durmaya devam ediyorsa yenilgiyi aşmak mümkün. Bunun belki de en önemli adımı öncelikle ağlaşmaktan, nasıl olmazı oynamaktan vazgeçmemizdir… Şikayet eden, mızmızlanan bir siyasi çizgi yerine, başarısızlığı kabul eden ve bunun üzerine yürüyen bir muhalefet ihtiyaç var.

Etiketler: yazar,necdet saraç,Başarı örneği de var ama…