Üye Girişi
Son Makaleler

Başörtülü bacımızı cami avlusunda katletseler!
Uğur Kurt cemevi avlusunda polis S.K’nın tabancasından çıkan kurşunla katledildi. Olay ilk önce “Havaya atılan ateş so Devamı..

Küreselleşen Kerbela
“Zorbalık karşısında sessiz kalan herkesin içindeki insan ölür!” diyor Akinwande Oluwole Soyinka isimli Nijeryalı yaza Devamı..

500 haftadır aynı yerde
27 Mayıs 1995 tarihinden bu tarafa bir grup insan, gözaltında devletin askeri–polisi tarafından yani bizzat devlet iradesiyl Devamı..
Facebook
Haber Bülteni
Başbakan’ın Japonya’da işi zor!
Yayınlanma Tarihi: Cuma, 10 Ocak 2014

Başbakan Uzakdoğu'ya gidiyor. Üstelik ilk durağı Japonya. Orada işi özellikle yapacağı basın toplantısında oldukça zor görünüyor. Çünkü Japonya istifanın önemli bir gelenek olduğu yerlerden biri. Orada yapacağı basın toplantısında, karşısında muhtemelen her dediğine evet diyen 40 kişilik bir gazeteci grubu bulamayacak.
Malum biz de çok sayıda gazeteci ‘konu mankeni’ gibi. ‘Dolmabahçe Brifingi’ bunun en son örneği. Brifingçi gazetecileri için birinci kural Başbakan’la iyi geçinmek ve asla onu zorda bırakacak soru sormamak!
Nitekim Sayın Başbakan’da Uzakdoğu gezisinde yanında götürdüğü gazetecileri de buna uygun seçmiş. Başbakan, Dolmabahçe’de düzenlediği toplantının ruhuna da uygun olarak, Uzakdoğu gezisine hem muhalif gazetelerin temsilcilerini, hem de potansiyel olarak ‘aykırı sorular’ sorabilecek gazetecileri almamış. ‘Çok kritik günlerden geçtiğimiz, paralel devletin, çetelerin, kumpasların faaliyette olduğu şu günlerde’ bu önlem kendisi için iyi bir önlem! Bu önlem iyi olmasına iyi de, peki Japonya’da ne olacak? Zira ‘elin oğlu’ bizim gazetecilere benzemiyor.
Başbakan’ın daha önce de gazetecilerin aykırı sorularına attığı fırçayı biliyoruz. Finlandiya’daki basın toplantısında ‘siz ve hükümetiniz özel hayata müdahale ediyorsunuz. Buna neden gerek görüyorsunuz’ diye soran Finli gazeteciyi Sayın Başbakanımız neredeyse ajan ilan etmişti! Son zamanların her şeyi komployla ve kumpasla açıklayan Başbakan Erdoğan, Finli gazeteciye de buna uygun olarak ‘değerli arkadaşımı birileri herhalde özel olarak görevlendirmiş öyle anlıyorum’ demişti...
Şimdi bakalım CIA’nın, MOSAD’ın, hatta Alman Bundesnachrichtendiens’ın ‘özel olarak görevlendirdiği’ gazeteciler Japonya’da ortaya çıkacak mı?
Malum biz de rüşvet ve yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmış durumda. Bakanlar zorla isifa ettirilmiş olsa da, yangın durmuyor, iddialar büyüyerek devam ediyor. AKP ve Cemaat çatışması büyüyor. Hüseyin Gülerce Zaman Gazetesi’nde ‘. "Daha önce yaşanmamış bir operasyonu yaşayacağız. Pazartesi de başlayabilir, Uzakdoğu ziyareti sonrası da. Çok büyük bir fırtına geliyor’ diye yazıyor. İslamcıların kolay kolay dile getiremediği bir gerçeği dile getiryor ve Ne Selçuklu'da, ne Osmanlı'da ‘böyle yangın Sünniler arasında hiç yaşanmadı’ diye yazıyor...
Diğer yandan, yolsuzlukların AKP döneminde ‘örgütlü ve aleni’ söyleyen CHP Kriz Masası Başkanı ve İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu kaçakçılıkta kırmızı diplomatik pasaportların ve milletvekili dokunulmazlığının kullanıldığını belirtiyor...
TIR ve silah konusu bir yana yolsuzluk iddiaların bu kadar büyüdüğü, çocukları şahsında aslında fiili olarak bakanların tutuklandığı bir ortamda Japonya Başbakan için tehlikeli bir yer.
***
Biliyorsunuz 2020 olimpiyatları için aday olan İstanbul Tokyo’ya karşı yarışı kaybetmişti. Arjantin’de yapılan oylamayı Tokyo kazanmıştı. O sırada Tokyo Valisi Naoki İnose de New York Times’a verdiği demeçte sonradan özür dilese de, ‘İstanbul’un Tokyo’ya göre daha az gelişmiş ve donanımsız’ olduğunu söyledikten sonra, ‘Müslüman ülkelerin tek ortak yönü Allah. Birbirleriyle kavga halindeler’ demişti. İşte o vali, geçtiğimiz ay, tam da bizde rüşvet operasyonu başladığı sıralarda, özel bir hastaneden 480 bin dolar rüşvet aldığı iddiası nedeniyle istifa etmişti... İstifadan sonra, Japonya Başbakanı Şinzo Abe’de Tokyo’nun olimpiyat adaylığı yarışında birlikte çalıştığı valinin istifa etmek zorunda olmasını ‘talihsiz’ olduğunu belirtse de, politikacıların halkın güvenini kazanmak için ikna edici adımlar atmak zorunda olduklarını açıklamıştı...
Zira, Japonya’da bu istifa bir ilk değil. Sürpriz hiç değil! Çünkü, rüşvet iddiasını bir kenara bırakın Japonya’da yanlış icraat veya yanlış bir söz bile istifa nedeni gibi. Azıcık araştırınca bunu görmek mümkün... Örneğin son bir-kaç yl içinde, okullara ve huzurevlerine küflü pirinç gönderildiği iddia edildiği için Tarım Bakanı istifa etmiş. Ekonomi Bakanı, Nükleer kazanın olduğu Fukuşima için ‘ölüm kenti’ dediğinden dolayı istifa etmek zorunda kalmış. Turizm Bakanı'nı ise Japonların yabancıları sevmediğini söylediği için istifa etmiş... Yine ‘Japonya'da işinin çok kolay olduğunu’ söyleyen Adalet Bakanı, daha sonra bu sözlerinin yanlış anlaşıldığını söylemiş olmasına rağmen istifa etmek zorunda kalmış. Yani anlayacağınız liste böyle uzayıp gidiyor...
İşte bizim Sayın Başbakanımız harakirinin yanı sıra ‘istifa geleneği’ böyle güçlü bir ülkeye gidiyor ve orada basın toplantısı yapmak zorunda kalacak. Allah kolaylık versin! Bakalım, uluslararası komplonun bir ayağı Japon gazetecilere kadar uzanmış mı? Sorulardan ve tepkilerden anlayacağız.
Etiketler: yazar,necdet saraç.Başbakan’ın Japonya’da işi zor!