Bazı yerler vardır; orada ırk, din, dil hatta cinsiyet farkı birden kaybolur.  Müthiş bir duygusal birliktelik yaşanır. Herkes eşitlenir. O ortamda olan herkesle ‘kader ortağı’ olursun. ‘Hastane’de yoğum bakım kapısında beklemek böyle bir şeydir. ‘Hapishane’ye ilk giriş de, ‘askerlik’te koğuşa ilk giriş de böyledir. Bir süre sonra parasal güçten, ilişkilerden, torpilden dolayı, ilk başta duygularda kendini hissettiren ortaklık, örneğin hapishanede ya da askeri koğuşta farklılaşmaya başlasa da, bu  gerçek yoğun bakım kapısı önünde hiç değişmez.

Babam tam 84 gündür yoğun bakımda yaşama tutunmaya devam ettiği için, yoğun bakım ünitesinin önüne her gittiğimde farklılıkların nasıl birdenbire ortadan kalktığını, kaderin nasıl ortaklaştığını 84 gündür bire bir yaşıyorum. Bu yüzden de bugün başlayan 2014 yılı için en önemli dileğim: sevgili babam başta olmak üzere, bütün hastalar için sağlık!

2014 yılında en önemli kişisel beklentim bu nedenle sağlık olurken, siyasi olarak da 2013’te dilediğim siyasal iklim değişikliğinin bu yıl olacağına inanıyorum. Nasıl mı? İşte, 2014 için dileklerim:

OCAK: Yolsuzluk dosyaları ayyuka çıktı. Yolsuzluğa ve Başbakan’ın tek adamlığına isyan AKP içinde büyüdü ve 60’a yakın milletvekili AKP’den istifa etti.

ŞUBAT:  CHP ve solun bütün renkleri yerel seçimlerde ortak davranma kararı aldılar. Kürt hareketi ise aldığı bir kararla, ‘Batı’ bloğunun adaylarını destekleyeceğini açıkladı.

MART: Yapılan yerel seçimlerde AKP, İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana başta olmak üzere, büyük şehirlerin çoğunda seçimi kaybetti.

NİSAN: AKP Hükümeti çoğunluğunu kaybetti için düştü. Kasım ayında erken genel seçim kararı alındı. Kılıçdaroğlu’nun başbakanlığında geçici bir hükümet kuruldu.

MAYIS: 1 Mayıs kutlamalarına olağanüstü bir katılım olurken, yeni hükümet kabinesinin tümü ve Başbakan Kılıçdaroğlu kortejin en önünde sendika yöneticileriyle birlikte Taksim’e girdi.

HAZİRAN: Nazım Hikmet Müzesi açıldı. Müzede Nazım Hikmet, Sabahattin Ali, Yılmaz Güney, Ruhi Su, Ahmet Kaya gibi soruşturmaya uğramış, tutuklanmış, sürgüne gönderilmiş sanatçıların ve aydınların eserleri sergilenecek.

TEMMUZ: Madımak Oteli’nin önüne Sivas Valisi ve Belediye Başkanı ile gelen Başbakan, “2 Temmuz Katliamı’nın Türkiye için kara bir leke olduğunu” belirterek, “Artık bir dönemi geride bırakıyoruz, Sivas halkının da yoğun isteğiyle, oteli müzeye dönüştürüyoruz ve önüne de bir insanlık anıtı yapıyoruz” dedi.

AĞUSTOS: Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri’ne katılan Başbakan, “Laiklik gereği, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı devletin kurumsal kimliği dışına çıkartıyoruz ve bütün inançların nüfustaki oranlarına bakılmaksızın eşit temsil edileceği bir Koordinasyon Kurulu kuruyoruz” dedi. Bakan ayrıca, “Cemevini de; yasalar önünde cami, kilise, havra gibi bir ibadethane olarak kabul ediyor ve bu anlamsız tartışmayı bitiriyoruz” açıklamasını yaptı.

EYLÜL: 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle bir açıklama yayınlayan hükümet, Kürt hareketine yönelik yapılan KCK dahil, Özel Yetkili Mahkemeler’de görülen bütün davaların yeniden görüleceğini açıkladı.

EKİM: 2014 Bütçesi üzerinde çalışan hükümet, bugüne kadar Diyanet İşleri Başkanlığı’na ve silahlanmaya ayrılan bütçenin yüzde 90’ının, bundan böyle eğitim, araştırma ve işsizlikle mücadele için kullanılacağını açıkladı.

KASIM: Yapılan Erken Genel Seçim’de; CHP, BDP çoğunluk sağlarken, sol ve sosyalist birçok kişi de bu partilerin listelerinden meclise girdi. CHP ve BDP bir koalisyon hükümeti kurdu. Hükümet, her alanda demokratikleşmenin gerçekleşeceğini açıkladı. Milli Eğitim Bakanı, üniversitenin özerkliğini ortadan kaldıran YÖK’ün lağvedildiğini açıklarken, yeni öğrenim yılında eğitimde özelleştirmelere son verileceğini ve sınav yarışının bitirileceğini açıkladı. 

ARALIK: Hükümet, İnsan Hakları Günü nedeniyle, ‘siyasi cinayetler ve katliamlarla ilgili’ bütün dosyaların yeniden açılacağını ve yapılacak duruşmaların televizyondan canlı yayınlanacağını açıkladı. Diğer yandan, Maraş Katliamının 36. yıldönümünde bölgenin en büyük Cemevi, Kahramanmaraş Valisi ve Belediye Başkanı’nın da katıldığı bir törenle açıldı. Sünni ve Alevi din adamları, katliamda öldürülenlerin anısına yaptırılan anıtın önünde birlikte dua etti.